0 kez ağzı olan konuşmuş

global girişimcilik haftası






16-22 kasım tarihleri arasında endeavor derneği tarafından düzenlenen global girişimcilik haftası sona erdi. biz gittik, dinledik, sorduk, cevap aldık, öğrendik. kesinlikle süperdi seminerler.. katılamadıklarım için üzülmekteyim hala :) sizinle de birkaç fotoğraf paylaşalım dedik..

(gidemeyenler, seneye mutlaka ama mutlaka katılmalılar :))









1 kez ağzı olan konuşmuş

oyun olimpiyatları

bugün izmir buca gölet'te oyun olimpiyatları vardı. önce paintball, sonra canlı langırt, sonra da "arayan bulur" oynandı. paintballu zaten biliyorduk da canlı langırt da zevkli bi' hadiseymiş baya :)


arayan bulur içinse aradık belamızı bulduk demek istiyorum :) sorular iyi hazırlanmıştı oldukça, kazıktı yani, eheh...


sonrasında cardfinans go card geldi, tişört dağıttılar bize, uçurtma uçurduk, foto filan çekildik topluca. tişört diyince aklınıza logonun eşşek kadar olduğu dandik tişörtler gelmesin bu arada. "goril", "gotik" gibi kelime oyunları yapmışlar, şekerdi tişörtler çok :) hatta bana kalmadı, kapıldı hepsi.. cardfinans'ın gelmesi beklentimiz dahilinde olan bi' şey diildi açıkçası, ama son zamanlarda ağırlık verdiği bu aktivitelerle go card cidden öğrenci dostu imajını iyice sağlamlaştırdı gözümde ve yaptığı sürprizlerle daha da sever oldum diyebilirim. şurda da okuduğum kadarıyla geçen hafta istanbulda bikaç sinema salonunda koltukların altına bedava bilet yerleştirmiş ve ücretsiz popcorn dağıtmış. hedef kitleyi nerde bulacağını ve gönlünü nasıl fethedeceğini iyi biliyor go card :) iyi kıyak geçmiş valla..


aslında uzun uzun anlatırdım bugünü; ama uykum geldi çok, fotoları da ekliyor ve bi' sonraki oyun olimpiyatlarında görüşmek üzere diyerek yatağıma doğru yol alıyorum :)




0 kez ağzı olan konuşmuş

öle böle

ne zamandır ihmal ediyoruz burayı, farkındayız. ama geri döndük! :)

1 kez ağzı olan konuşmuş

firsatçı mısınız?

ben fırsatçı oldum. http://firsatciyiz.com/

bu siteyi keşfettim keşfedeli her şeyden alasım geliyor. süper ürünler inanılmaz ucuz fiyatlara gidiyor. mantığı çok güzel, ne kadar çok kişi o kadar yüksek indirim. yapanın aklına sağlık..

1 kez ağzı olan konuşmuş

8766

8766 güzel sayı bak. oldukça da büyük. hey gidi hey...

0 kez ağzı olan konuşmuş

ee ne olacak şimdi?

kelimenin tam anlamıyla boşlukta olma durumu. hatta aynı zamanda hayatın ne kadar ibne olduğunun anlaşıldığı anlardan birisini canlı canlı yaşama durumu.

şimdi okullu olduk, sınıfları doldurduk, sevinçliyiz hepimiz yaşasın okulumuz.... bu şarkıyı ilk söylememden bu yana 18 yıl geçmiş. o zaman her şey oldukça uzak gözüküyor insana. neticede tüm dünyası okul yolu, mahalle arası ve hayalini kurduğu bisiklet olduğundan çok da sorun etmiyor bu tip kavramları. kızların saçını çekip, önümüze gelene yüz tekme gibi salakça nakaratlarla grup halinde yürümek daha önemli geliyordu o zamanlar.

ilkokul devam etti, haydi oğlum, anadolu lisesi sınavı, özel okullar sınavı, cart sınavı, curt sınavı derken beden dersleri gitti sınavlar geldi yerine. olsun ama hala okuldan çıkınca top oynamak daha önemli bir yer tutuyordu. o zamanlar playstation ya da bilgisayar yok* haliyle bizim için pes sokakta oynanan kadar. gerçi isimler gayet türkçe ama olsun şimdikilerden çok daha güzeldi.

ortaokula geldik sonra, 3 sene. anadolu lisesi'ni kazanamamışlığın ince ezikliği ilk hafta ortadan kalktı. arkadaşlık ilişkileri önemli hala. hayat kavramının çapı genişlemek birlikte kapsamı çok da genişlemiş sayılmaz.

ve lise. ah lise ah. cemil cümle için çok şey ifade etse de benim için pek de güzel sayılmadı hiç. oldukça popüler ve güzel bir liseye gittim ama o kadar. fazlası olmadı. hemen herkesle ortak olan ise en hasından arap tayı kıvamında sınav derdine düşmüştük.

işte bu yüzden üniversite hemen her ergene bir umut kapısıdır. liseden sonra üniversite cennet gibi gözükür. ortam, büyümüşlük fikri, il dışındaysa kendi ayakları üzerinde durma kavramı daha neler neler. sonra geleceğe dair hayal kurmak falan. tonla ekşın yani. düşünüyorum da hakikaten güzel lan. konserler, şenlikler pehh...

ne demiş oracle* başlangıcı olan her şeyin bir sonu vardır. bitti lan. ee ne olacak şimdi? yani bu mudur? hazırlık dahil toplamda 5 yıllık süreç bitiyor. başlarken hayali kurulan iş hayalleri gerçek bile olsa ne farkeder yahu? okul bitiyor. gecelemeler bitiyor. okul muhabbeti bitecek. "hocam yerime imza atarsın ok?" sonlanacak.

mesele şu ki, öğrencilik insanı hayattan bir şekilde uzaklaştırıyor. iş -ki şu kriz denen süreç içinde gayet zor ya neyse- buldun diyelim, öğrencilik hayatı bitiyor yahu. yani artık çocuk değilsin. sorumlulukların var. işe giderken iş arkadaşına "aga ben gelemeyecem yerime bi imza at" diyemezsin. ya da kafan sıkıldığında çıkıp gidemezsin. öğrenci evi denen kavram ortadan kalkıyor bir kere.

yüksek lisans yap, doktora yap değil mi? iyi de onlar okuldan sayılmaz bu bir. ortalaman var mı diye sorsana bir de arkadaşım. anca yap da yap. hey yarabbim. deli olmak işten değil.

neyse ne yapalım biz de askere gideriz. tabur kalk! emir eri olmak için zaten bunca eğitim. kısa mısa olur mu lan. ordunun bize ihtiyacı var. dört yanımız düşman dolu. türk'e türk'ten başka dost yok!

0 kez ağzı olan konuşmuş

öptüm lan

mariachi denen birayı içmedim. ki içeceğimi de sanmam. bira benim için tombul şişedir neticede. ama sitesindeki advergame'e bakmadan edemedim. daha önce sinemada gördüğüm tahrik edici(yani bildiğin klasik) reklamı ile aynı reklamı koymuşlar yahu. neyse fotomu yükledim ve hatunu öptüm. holey!! ne oldu şimdi ya?

la bu tıpkı behlül bihter'i öpünce biz de öpmüş sayıldık hesabı oldu ya neyse...

http://benolsaydimoperdim.com/?mId=30355830.3

ahan da öpücüğün belgesi.